Bu Yazımızda Neler Var
Hamilelik bebeğin anne rahmine düştüğü andan itibaren mucizevi bir serüvendir. Annenin bu süreci olabildiğince sağlıklı geçirmesi gerekmektedir. Annenin ruh ve beden sağlığı ana rahmindeki bebek sağlığını da etkilemektedir.
Anne adayı hamie olduğunu hissettiğinde yani hamilelik belirtisi göstermeye başladığında hamilelik testi yaparak bunu kesinleştirir. bu aşamadan sonra artık anne adayı değişik duygular yaşamaya başlar. değişen hormon değerleri ile anne ruh sağlığı çalkantılı hale gelecektir.
Hamilelik Anne Ve Bebeği Nasıl Etkiler?
Bebek anne karnında olsa da annenin yaşadığı bütün ruhsal durumları hissetmektedir. Araştırmalar depresyon rahatsızlığının anne karnıda başladığını söylemektedir. Anne ruhsal olarak ne kadar rahat ve huzurlu olursa doğacak bebek de ileriki yaşlarında daha sağlıklı bir birey olacaktır.
Hamilelik ile ilgili birçok fiziksel sorun için günümüzde kesin çözüm yolları bulunabiliyor. Ancak, anne ile ilgili psikolojik sorunlar pek fazla önemsenmiyor. Bundan dolayı, Anne Ruh Sağlığı ile ilgili bu sorunlar genelde göz ardı ediliyor.
Hamilelik, aslında çeşitli psikolojik sorunların ortaya çıkması ve bu sorunların ilerlemesi açısından önemli bir risk faktörü oluşturur. Ancak, birçok anne ne yazık ki bu sorunların yeterince farkına varmıyor.
Annelik öncesi birtakım ruhsal sorunlar yaşayan kadınların, annelik döneminde daha fazla psikolojik sorun yaşadığı görülmüştür. Bu sorunların, hamilelik döneminde veya daha sonrasında sadece anneyi etkilediği kabul edilir.
Ancak, bilim insanları tarafından son yıllarda ortaya koyduğu sonuçlara göre; bebek anne karnında çevresini duyuyor, dış dünyayı belli oranlarda algılıyor ve özellikle annenin davranışları ile ruhsal durumundan da etkileniyor.
Diğer yandan, doğumdan sonraki anne psikolojisi de bebeğin sağlıklı gelişimi açısından etkileyici bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle annenin, psikolojik sorunların yol açabileceği riskler konusunda çok iyi bilgilendirilmesi ve olası depresyon durumlarına karşı hazır olması sağlanmalıdır.
Hamilelik Sürecinde Anne Ruh Sağlığı / Hamilelik Psikolojisi
Hamilelik depresyonu şeklinde bilinen doğum öncesinde yaşanan ruhsal bozukluklar; vücutta oluşan fizyolojik ve hormonal değişimlerin ve hamilelikte oluşan streslerin bir sonucudur.
Hamilelik sürecinde meydana gelen çeşitli ruhsal bozukluklar ile hamilelikten sonra görülen ruhsal bozukluklar kadınları olumsuz olarak etkiler. Kaygı ve depresyon, doğum öncesi dönemde görülen majör duygusal rahatsızlıkların oluşmasına neden olur.
Hamilelik ve Lohusalık Depresyonu Nedir?
Anne ve bebeğin hayatını ciddi ölçüde etkileyen lohusalık depresyonu, artık daha iyi farkına varılan ve sık görülen bir ruhsal rahatsızlıktır. Bu depresyon çeşidi, hamile kadınların yaklaşık yüzde 10’unu etkiler ve anne ile fetüs için önemli bir risk meydana getirir.
Doğum sonrası depresyonu olarak da bilinen bu sorun, bebek doğduktan sonra başlar ve ilerleyen zamanlarda daha da artış gösterebilir. Hamilelik esnasında hormon seviyelerinde oluşan ani yükselişler ya da çeşitli ruhsal durumları etkileyen beyin kimyasallarının miktarında ani değişiklikler olmaktadır.
Bu yükselişler depresyonu tetikleyen en önemli faktörler arasındadır. Annelik döneminde depresyona neden olan diğer önemli nedenler ise, strese neden olan hayat koşulları, ailevi sorunlar veya mali sorunlardır. Anne ruh sağlığı bebek gelişimi için oldukça önemlidir.
Anne Ruh Sağlığı İçin Hamilelik Depresyonu ve Lohusalık Depresyonu Belirtileri Nelerdir?
- Uykusuzluk ya da aşırı uyuma hali
- İştahsızlık ve kilo kaybı
- Hamilelikte bebeği istememek
- Aşırı hassaslık ya da ruhsal açıdan yaşanan gelgitler
- Sürekli olarak kendini yorgun ve huzursuz hissetme
- Tahmin edilemez tuhaf davranışlar
- Tekrarlayan bir şekilde kendisine zarar verme ya da intihar etme düşüncesi
- Suçluluk ve değersizlik düşüncesine kapılma
- Hamilelikte kendini mutsuz hissetmek
Hamilelik ve lohusalık döneminde yaşanan bu duygular annenin ya da anne adayının kendisine zarar vermesine ya da intihar etmesine sebep olabilir. Bu depresyon sebepleri bazen bebeğin ölümüyle dahi sonuçlanabilir. Anne ruh sağlığı için anneye her bakımdan destek olmak gerekmektedir.
Depresyondaki birçok hamile kadın, erken doğum, beklenmeyen kürtaj veya düşük kiloya sahip bebek doğurma durumlarını yaşayabilir. Ayrıca depresyon hali, annenin bebeğe ait duygusal ve bilgisel gelişimini destekleme kabiliyetini de azaltır.
Klinik Ruhsal Bozukluk Durumları
Klinik ruhsal bozukluklar; hamilelik döneminde ve bebek doğduktan sonra, genelde altı ay ile bir yıl arasında değişen bir süreçte görülebilir. Genelde depresyon şeklinde tanımlanan bu durumlar için kaygı, panik atak, obsesif kompulsif bozukluk ve hiperventilasyon teşhisleri konulur.
Bu durumların çoğunluğu için belli bir tedavi uygulanması gerekir. Ayrıca anne, tekrar eden bir şekilde bebeğinin başına gelmesinden korktuğu olayların düşüncesini veya görüntülerini zihninde taşıyor olabilir.
Doğum Sonrasında Yaşanan Psikoz Durumu
Genelde bebek dünyaya geldikten sonraki ilk birkaç hafta içinde görülen doğum öncesindeki herhangi bir ruhsal hastalığın en aşırı halidir. Bu durum için acil olarak tıbbi müdahale uygulanmalıdır.
Hamilelik depresyonu çok zor bir doğum yapmaya hatta bebeğin ölümüne dahi neden olabilir. Hamilelik döneminde kullanılan psikoterapik ilaçların yan etkisi olup olmadığı henüz tam olarak ispatlanamamıştır.
Hamilelik Depresyonu Nasıl Atlatılır? Hamilelikte Depresyon İlacı Kullanılır mı? Anne Ruh Sağlığı Nasıl İyileşir?
Diğer yandan, hamilelik esnasında veya sonrasında görülen psikiyatrik hastalıklar ile ilgili muhtemel olumsuz durumlar asla göz ardı edilmemelidir.
Hamilelik döneminde meydana gelen psikolojik sorunlar için uygulanabilecek en iyi tedavi yöntemlerinden biri psikoterapidir. Asla ilaç kullanılmamalıdır. Psikoterapi yöntemiyle birçok annede görülen depresyon durumları çok kısa sürede tedavi edilebilir.
Anne adayı hamileliği ve doğum sonrası lohusalık döneminde en çok eşi ve yakın çevresinden destek görmeye ihtiyaç duymaktadır. Anne bu süreçte kendini yalnız hissetmemelidir.